İnsanlar
yazıyı keşfetmeden çok daha önce resim çizmeye başladılar.
Resim çizerek hayatlarını zenginleştirdiler. Eski çağlarda
mağara duvarlarına çizilen resimler onları çizen birinin
varlığını, yaşam mücadelesini, düşüncelerini ve duygularını
anlatır. İnsanlar resim çizmeyi hep sevmiştir, çünkü bir
şeyler çizmek, kendini ifade etmenin evrensel bir yoludur. Aynı
dili konuşmayan insanlar duygu ve düşüncelerini resim çizerek
birbirlerine anlatabilirler. Kendini bir şekilde ifade eden insan
ise iç huzuru yakalar.
Çocukların
çoğu bir şeyler çizmekten zevk alırlar, onlar için resim çizmek
bir çeşit oyundur. Yaptıkları
resim onların iç dünyalarının bir yansımasıdır. Çoğu çocuk
resim yaparken erişkinler gibi düşünmez ve duygularını
sansürlemez. Bu
nedenle çocukların psikolojik ve sosyal durumu hakkında bilgi elde
etmek için onlara resim çizdirmek kolay bir yöntemdir. Çünkü
değerlendirme amacı ile çocuktan zevk aldığı bir aktiviteyi
aracı olarak kullanmak onları strese sokmadığı için etkili bir
yöntemdir. Aksine psikolojik değerlendirme sırasında birçok
çocuk kendilerine yöneltilen soruları yanıtlamaktan hoşlanmaz,
susmayı tercih ederler, hatta psikolojik değerlendirme yarıda
kalabilir. Resim çizdirme testi psikolog için ise hızlı ve
kolaydır. Ayrıca resim çizme testleri konuşma yeteneği tam
gelişmemiş çocuklar için kendini ifade etmenin kolay bir yoludur.
Kelime dağarcığı nedeni ile içinde bulunduğu durumu anlatmak
için yeterince kelime bulamayan çocuklar çizdikleri resimler ile
kendini ifade edebilirler. Çocukların çizdiği resimler onların
beyinlerinin kağıt üzerindeki yansıması olduğu için, düşünce
ve duygularına açılan bir “penceredir”.
3
yaşından büyük çocuklar için rahatlıkla kullanılan bir test
yöntemidir. Test için siyah keçeli bir kalemle boş beyaz bir
kağıt yeterlidir. Test daha çocuk kalem ve kağıdı eline almadan
başlar. Çünkü çocuklar
resim çizerken, kullanacakları malzemelerini, boya kalemlerini,
renkleri, desenleri ve çizim yapmak istedikleri şeyin kağıt
üzerindeki boyutunu ve konumumu dikkatlice seçerler. Önlerine
konan kağıdın duruş şeklini değiştirip değiştirmediği bile
bir ip ucudur.
Çocukların çizdiği aile resimleri, belirli bir
andaki gelişimini araştırmada yardımcı olur ve olası sorunlar
hakkında bazı fikirler verebilir. Tek bir çizim, çocuğun bakış
açısının, ailesindeki rolünün, diğer aile bireyleriyle olan
ilişkisinin ve benlik saygısının bir anlık görüntüsüdür.
Ayrıca çocuk ve aileyi tanımada önemlidir. Yine çocuk resimleri
bazı davranış ve inançların daha iyi anlaşılmasını sağlayan
kültürel kalıpları gösterebilir. Değerlendirme sırasında
ebeveynlere çocuklarının çizimi hakkında izlenimlerini sormak ve
onların da fikrini almak bazı durumlarda anlaşılması güç olan şeyler hakkında fikir verebilir.
Çocuk resimleri yaşlara göre üç aşamada incelenir.
Çünkü resim çizme yeteneği zamanla geliştiği için 3 yaşındaki
çocuktan şekilleri beklenemez. Bu aşamalar: Karalama, Şema Öncesi
Dönemem ve Şematik aşamalar.
Karalama (2-4 yaş): Bu
aşamada, resimlerde gerçekçilik yoktur ve çoğunlukla bir sayfada
sadece işaretler vardır. Kağıtta hiçbir şey yok gibi
görünebilir, ancak bazen çocuklar “tesadüfi gerçekçilik”
denilen bir şey yaratırlar. Bu, karalamalar yapıldığı zaman,
basit şekiller gibi görünen bazı şekilleri veya çizimleri
görebileceğiniz anlamına gelir.
Şema Öncesi (4-7 yaş): Bu
aşamada, çocuklar gözleriyle gördükleri şeyleri kağıda
yansıtmaya çalışırlar. Yüzler, çöp adamlar, arabalar,
kamyonlar, ağaçlar ve evler gibi en basit şeyleri çizebilirler.
Bu çizimlerde genellikle gerçekçi detaylar yoktur. Yaşı
ilerledikçe bir evin önünde çiçek veya çubuk figürleri
üzerindeki kıyafetler gibi bazı şeyleri eklemeye başlarlar.
Öznel bir görüşe sahip olan çoğun resimlerinde hiçbir
kısıtlama yoktur. Tamamen duyguları ve hayalleri ile hareket
ederler. İçinden geldiği gibi resim yaparlar.
Şematik Aşama (+7 yaş): Bu
aşamada birçok detay vardır ve çocuk kelimeler ve semboller
kullanabilir. Kuşlar için “v” gibi zekice şekiller
kullanabilirler. Becerileri izin verdiği ölçüde gerçekçi bir
şekilde çizerler ve resmi belirli bir bakış açısından veya
perspektiften gösterirler. Bu çizimlerle genellikle net bir hikaye
anlatabilirler.
Çocuk Resimleri Nasıl Yorumlanmalı
Bu yazıyı okuduktan
sonra veya internette benzer yazıları okuduktan sonra çocuğunuzun
çizdiği her resme bir anlam yüklemeyin, kendi kendinize yorum
yapmaya çalışmayın. Hepimiz çizimlerde gizli anlamlar bulmak
isteriz, ancak gereğinden fazla yorum yapmak doğru değildir. Bazen
çizimler sadece resimdir,
unutmayın ki resim çizmek çocuk için bir oyundur. Çocuğunuzun
resimlerini yorumlamak yerine çizdiği resmi fırsat olarak görüp
onunla beraber resminin hikayesini konuşmak onunla olan bağınızı
kuvvetlendirir. Ebeveynler bir resmin çok fazla yorumlayıp illa ki
bir anlam yüklememelidir, bunun yerine çocuğun kendisinin resminin
ne anlama geldiğini anlatmasına izin verilmelidir.
Çocuk resimlerini yorumlamak uzmanlık gerektirdiği
için çok fazla ayrıntıya girmeden bazı genel kurallardan
bahsetmek istiyorum.
Cinsiyet ve renk tercihi. Örneğin, daha baskın veya
talepkar çocuklar daha koyu renkler kullanma eğilimindedir. Kızlar
daha sıcak renkleri kullanmaya eğilimli olurken, erkekler daha
soğuk renkleri tercih ederler. Buna karşın küçük çocuklar ana
renkleri kullanırlar. Yeşil bir çocuğun daha yaratıcı olduğu,
sarı mutlu olduğu anlamına gelir. Kırmızı ise heyecanın
rengidir ve çocukların çoğunun kullanmayı sevdiği renktir.
Çünkü heyecan duymayan çocuk yok gibidir. Kahverengi hüzün,
siyah sorun, turuncu endişe, mavi sakinlik ve uyum demektir. Ancak
bunlar her zaman geçerli değildir.
Kağıttaki yer ve yön seçimi de önemlidir. Sol
tarafa çizimler geçmişi ve bilinçaltını ve gerilemeyi
çağrıştırırken, sağ taraf ise daha çok gelecek ve iletişim
ihtiyacı olduğunu gösterir. Sayfanın altındaki çizimler
genellikle güvensizlik veya yetersizlik duyguları anlamına gelir.
Sayfanın ortası bugünü ve yaşamının merkezini temsil eder.
Şekillerin boyutları önemlidir. Daha büyük olanlar
daha baskın kişileri temsil edebilir. Abartılı elleri olan
kişiler çocuğa şiddet uygulayan bir kişi anlamına gelebilirken,
küçük ayaklar çocuğun istikrarsız veya dengesiz hissetmesi
anlamına gelebilir.
Bir çocuk genellikle aile üyelerini belirli bir
düzende çizer ve kendisini ailede en yakın hissettiği kişiye
yakınlaştırabilir. Ayrıca, çoğu zaman aile üyeleri için
kendisine nasıl davrandığını açıklayan farklı yüz ifadeleri
de olabilir. Aynı zamanda, insanların kendisi için ne kadar önemli
olduklarını göstermek için farklı boyutlar kullanabilir; kişi
ne kadar büyükse, o çocuk için önemli, ya da daha baskın biri
anlamına gelebilir. Resimdeki aile üyelerinin konumu yakınlığı
gösterebilir; eğer aile birlikte ve mutluysa, yan yana çizebilir.
Araştırmalar bir çocuğun ne hissettiğinde daha çok
nasıl çizdiğini ortaya koymuştur. Örnek verirsek;
Kontrolsüz Çocuk: Büyük figürler, boyunsuz ve
asimetrik uzuvları olan insanlar.
Endişeli Çocuk: Bulutlar, yağmur, uçan kuşlar,
gözleri olmayan insanlar.
Utangaç Çocuk: Kısa figürler, burun ya da ağızı
olmayan insanlar, vücuda yakın hatta yapışık küçük kollar.
Kızgın Çocuk: Büyük eller ve dişler, uzun kollar,
çapraz gözler.
Güvensiz Çocuk: Canavar figürler, minik kafalar,
elsiz insanlar ve eğimli figürler.
Ayrıca çocuklar sözlü veya fiziksel şiddete maruz
kaldıklarında resimlerinde bunu anlatabilirler. Ayrıca cinsel
istismara uğrayan çocukların çizdiği resimler bir uzmanın yorumu
sonucunda mahkemelerde delil olarak kabul edilmektedir. Bundan
yaklaşık 5 sene önce kendi başımdan geçen bir olay şöyle
gelişti. Komşum çocuğunu ilk kez anaokuluna göndermiş ve 3-4 ay
boyunca çocuğu her gün eve mutsuz gelmekte ve her sabah anaokuluna
gitmekte problem çıkarmaktaydı. Tuvalet alışkanlığında
gerileme olmuştu, evde öfke nöbetleri geçirmekteydi. Komşum bunu
çocuğunun ailesinden ilk kez ayrı kaldığına yorumladığı için
3-4 ay sonra benim ile paylaştığı için müdahil oldum.
Kendisinden çocuğundan okul resmi çizmesini istedim. Bana
getirdiği resimde çocuk kendisini sol alt köşede küçücük,
kendisinin yanında ona doğru eğik duran büyük kafası olan,
gözleri ve ağızı büyük bir kadın figürü çizmişti. Bundan
çocuğun okulda öğretmeni tarafından sürekli sözlü şiddete
uğradığını düşündüm. Çocuğun okulu değiştiğinde her şey
yoluna girmişti.
Sonuç olarak algıladığımız her şey, diğer
insanların algısından etkilenir. Çocuklar sadece çizme
yeteneklerini değil, aynı zamanda bilgilerini ve görsel algılarını
da ortaya koymaktadır. Bu unsurlar, ayrıntılı düşünme
süreçlerinin ve zihinsel temsillerin gelişimi için hayati öneme
sahiptir. Çizimler bilgi, yaş ve çizme becerisinden etkilenir.
Resimler değerlendirilirken çocuk yaşı ve bilişsel gelişimi
dikkate alınması gereken önemli faktörlerdir. Örneğin 7
yaşından büyük çocuklar resim çizerken perspektife dikkat
ederek uzaktaki figürü küçük çizerken daha küçük çocuklar
perspektif kavramı gelişmediği için kendileri için önemsiz
figürleri küçük çizebilirler. Çocuklar
çoğu zaman kağıda yansıttıklarından çok daha fazlasını
düşünür ve bilirler. Yukarıda
da belirtiğim gibi
kağıt üzerindeki çizimler onların düşünce ve duygularına
açılan “sadece
bir penceredir”,
pencerenin arkasındaki alanın büyüklüğünü tahmin etmek çok
zordur.
Bilişsel gelişim ve çizim becerileri, çocukların
resmini analiz ederken göz önünde bulundurulması gereken önemli
faktörlerdir. Çocuk resimleri çevresel algılarının ne kadar
geliştiği hakkında değerli bilgiler sağlayabilir. Çevresel
algılarının
ne kadar gelişmiş olduğu ise zihinsel gelişiminin önemli bir
göstergesidir. Çocukların
çizim yaparken kullandıkları yöntemler nasıl planlama
yaptıklarının ve becerilerini nasıl organize ettiğinin
anlaşılmasına olanak verir. Bundan dolayı bir çocuk tarafından
çizilen resmin analiz edilmesi sadece kağıdın üzerindeki
çizimlere bakıp yorumlamaktan ibaret değildir. Ebeveynler olarak
çocuklarınızın çizdiklerine bakıp yorum yapmak yerine onlarla
resimler hakkında konuşup onları yaptıkları iş hakkında tebrik
ederek cesaretlendirmek en iyisidir. Unutmayınız
ki resim çizmek onlar için çok eğlencelidir, bazen çizimler
sadece resimdir.